Sönmez, okulları açmak fakat bir daha kapatmamak felsefesine dayanan Topyekun Reform çalışması içerisinde yer alan ‘Üç Devre Sistemi’nin hayata geçirilmesini istediğini ifade ederek, “Cumhurbaşkanımızın ‘Eğitim Tadilatı Değil Topyekun Reform’ sözü ve Milli Eğitim Bakanımızın ‘Okulları kapalı tutma gibi lüksümüz yoktur’ açıklaması sonrasında projemle ilgili çalışmalara başladım. Okullarımızı açmak fakat bir daha kapatmamak için Topyekun Reform çalışması içerisinde bulunan ‘Üç Devre’ Sisteminin hayata geçirilmesi gerektiğine inanıyorum” dedi.Üç Devre Sistemi’nin okullarda eğitim öğretimin üç devre yapılması esasına dayanmakta olduğunu ifade den Sönmez, “Derslik sayıları 3 ile çarpılacaktır. Toplam şube sayısı bulunacak. İlkokullarda 1,2,3,4. ortaokullarda 5,6,7,8. liselerde 9,10,11,12. sınıfların seviye şube sayısını bulmak için toplam şube sayıları dört sayısına bölünecektir. Her seviye sınıfların şube sayıları bulunacak. Seviye sınıf öğrenci sayısı şube sayılarına bölünecektir. Bir şubenin öğrenci sayısı bulunacaktır. Şubenin devresi belirlenecek, öğrencinin okula devamı sağlanacaktır” dedi.‘Üç Devre’ Sistemi ile derslik sayısının üçte bir artıracağını kaydeden Sönmez, “Buna karşılık şube öğrenci sayımız yüzde elli azalacaktır. Okulda öğrenci sayısının üçte biri bulunacaktır. Şehirlerimizde okullarımızın açılması ile oluşabilecek hareketlik üçte bire düşecektir” diye konuştu.Sönmez, ayrıca Cumhurbaşkanının ‘Kahir Ekseriyet’ sözü üzerine; halk iradesinin sandığa tam olarak yansıtacak olan parti genel başkanının belediye başkanını görevlendireceği ve gerekli gördüğü takdirde değiştireceği yerel seçim değişikliği ile ilgili ‘Kahir Ekseriyet Sistemi’ni, Cumhurbaşkanımızın ‘VAR Sistemini kontrol edecek mekanizma kurulmalı’ sözü üzerine; futbolun ruhunu, doğasını bozan VAR Sistemine karşı oyunu durdurmayan ASİ Sistemi’ni, Cumhurbaşkanının ‘Kınalı Kuzular’ sözü üzerine; elin oğluna tanınan imkânı evin oğlu Harbiyeli evlatlara tanıyan geleceğini yıkmayan, hayallerini karartmayan ‘Kınalı Kuzular’ Sistemlerini geliştirdiğini hatırlattı.Adem Karagöz – Recep Dağdelen